Kayıtlar

Nisan, 2024 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Lenin’i An(la)mak..!

Resim
  Lenin’i An(la)mak..! Hepimiz Lenin’in teoriye yaptığı Emperyalizm ve Devlet ve Devrim ile de İşçi Sınıfı İktidarı (Proletarya Diktatörlüğü) katkılarını ayrıca da pratiğe yaptığı “Ne Yapmalı” ile Leninist Örgüt katkısını biliyoruz. Ya da bildiğinizi varsaymak istiyorum. Tabi ki bütün bu katkılar öyle kendiliğinden ortaya çıkmadı. Sınıflar mücadelesinin ateşinde binlerce zihnin ve kavrulmuş bedenlerin birikimli emeğinin süzülmüş bir ürünüdür bu katkılar. Ancak ben başka bir şeyden bahsetmek istiyorum. Lenin Sınıflar mücadelesine bir Ölçü getirmiştir. Tamam tarihsel diyalektik yöntemi biliyoruz da Ölçü de neyin nesidir? diye soranlarınız olacaktır. Sözlük tanımından başlayalım: TDK’ya göre Ölçü: Bir niceliği, o nicelik için kabul edilmiş birimlerden birine göre oranlayarak değerlendirme; endaze, mizan. Biz buraya felsefeyi de dahil ederek niceliğin yanına nitelik kelimesini de ekleyelim. Yani Ölçü’nün sözlük anlamı diyor ki elle tutulur, gözle görülür, somut hatta koklanabilir ve

Esir Alınmış TKP

Resim
  Tarihin cilvesi diye kullanılan bir tanımlama var pek kullanmayı sevmesem de bu yazıya tam oturuyor. Tarihin içinde başarılı olmuş yöntemleri takip eder onu yeniden üretirsen hem bu yöntemi geliştirir hem de ileriye doğru bir adım atmış olursun. Ancak başarısız olanları tekrar ve tekrar takip etmeye çalışırsan da yerinde sayarsın ve tarih tekerrür eder. Bu yazıyı kişiselleştireceğim çünkü benim yaşadığım pratiğin ve içinde olduğum düşün dünyamın çok benzerini birçoğunuzun yaşadığını biliyorum. Düşünsel dünyamı anlamanız açısından yazıyorum şu sıra Aydemir Güler’in, Türkiye Sol Tarihinde Yöntem ve Tartışmalar kitabını ara ara okuyorum. Bundan çok önceleri Aydemir’in de kaynak gösterdiği bir sürü temel başvuru kitaplarını okumuştum. Ayrıca o dönemin tarihini de biliyorum. Bunun yanında başka birçok kitapla birlikte Kava Yayınlarından 1976’da çıkan SBKB(B) Merkez Komite Tutanakları’nı okuyorum (Ayaklanma öncesi 1917-1918). Linkini aşağıya [1] koyuyorum o tarihi biliyorsanız ve vaktin

Zorunlu Bir Kadro Eğitimi Gerekçesi İle Oya Dönüşmeyen Siyasi Etkinlik Nedir?

Resim
  Giriş Öncelikle konuyu bir örnek üzerinden açıklamanın herkese faydalı olması sorumluluğundan kaçamayacağım için yazı hakkında yapılacak şu dedikoduları belli nedenlerle birlikte elemine etmek zorundayım. İlki, “örgüt içi ilişkileri açık etmek” kapsamında değerlendirebileceğimiz bir karşı eleştiri getirilebilir. Ancak örneğin önemi ve anlatımının bütünlüğünden sağlanacak fayda daha ağır bastığı için bu eleştiriyi eliyorum. Örneğin önemi 5; Parti içi tüzük, disiplin ve işleyiş kuralları 2, İkinci baraj olarak “kişileri ve kurumları tahkir etmek” denebilir. Maalesef bu yazı, örnek üzerinden bir eleştiri yazısı olacağından ve teorik bir sorunun pratikteki uzantısını belirteceğinden bu konuda yapabileceğim bir şey yok. Yine de dikkat etmeye çalışacağım. Örneğin Önemi 5; üslup meselesi -1. Yazıya karşı yöneltilebilecek üçüncü bir eleştiri ise partinin çizgisini onaylaman hala partinin paylaşımlarını yapmana rağmen “sen kimsin ki TKP’yi eleştiriyorsun”, “bizim oradaki planımızı ya da